Eğitimci ve yazar Ali Özdemir, Zonguldak başta olmak üzere çalıştığı okullarda çalıştığı yıllarda utandığını söyledi.

İlçelerde çalıştığı yıllarda bazı yöneticilere ithamda bulunan Özdemir, “Kaliteli” şahıslardan tiksindiğini ve bu yüzden emekli olmak zorunda kaldığını da belirtti.

Bastonuyla ünlü bir ilçe diyerek imada bulunan Özdemir 2 yıl süre zarfında orada görev yaptığını ancak ayrılma sebebini ise şu şekilde bildirdi;  “2 amir ile karşılaştım.  Bu ‘kaliteli’ şahıslardan tiksinerek 2 yıl önce MEB’ten emekli olup ayrıldım. ‘Hukuk tanımaz bir partinin’ yeteneği sınırlı yetiştirmelerini amir yapanlar biraz utanmalı.”

Ali Özdemir’in kaleme aldığı yazısı şu şekilde:

LİYAKAT, YETENEK, KALİTE, ETİK OLMAYINCA

Edirne, Manisa, Tokat, Bolu, Artvin, Lefkoşa, Zonguldak gibi illerin ilçelerindeki çeşitli okullarında çalışırken utandıran “kalitede” amirlerle çok karşılaştım.

En son olarak görev yaptığım, bastonlarıyla ünlü bir ilçede de 2 yıl zarfında bu kalitede 2 amir ile karşılaştım. 

Bu “kaliteli” şahıslardan tiksinerek 2 yıl önce MEB’ten emekli olup ayrıldım.

“Hukuk tanımaz bir partinin” yeteneği sınırlı yetiştirmelerini amir yapanlar biraz utanmalı. 

 Hiçbir özelliği, yeteneği, ağırlığı olmayan tipler ilçelere, illere yönetici yapılınca bu facialar karşımıza çıkıyor.  Vallahi hesap ödemeyen kişi ile ilgili Artvin kaynaklı haberi görünce ben utandım.

ATATÜRK’Ü YOK SAYAN DİYANET

27 Ekim 2023 günü Cuma hutbesinde Diyanet İşleri Başkanlığı Atatürk’ün adını hiç anmamıştı. 

Cumhuriyetin 100. Yılında bu kadar da olmaz diye içimden geçirip üzülmüştüm. 10 Kasım 2023 günü de Atatürk’ün adı hutbede anılmaz ise Diyanet teşkilatının hiçbir sözüne saygı duymayacağım.  Diyanet’i kuran Atatürk’e bu kadar düşmanlık fazla… 

ÖĞRETMEN ÖNLÜK İLE DERSE GİRER

MEB bünyesinde 32 yıl öğretmenlik yaptım. Bir kere bile iş önlüğü giymeden, kravat takmadan, resmi elbise giymeden derse girmedim.  2 yıldır özel bir meslek lisesinde, yine aynı şekilde çalışmaya devam ediyorum. Müfredatlara, kayırmalara, torpile, okul aile birliklerindeki çetrefilli harcamalara, maaşlara, emekli aylıklarına, gereksiz bilgilerle dolu kitaplara, yetersiz eğitim mekanlarına ses çıkarmayan partilerin arka bahçesi görünümlü sendikamsı yapıların lüks içindeki ağaları öğretmenlerin önlük giymesine karşı çıkıyor. Bu kafadaki insanlarla aynı meslek grubu içinde olduğum için utanıyorum. Polis, asker, hakim, savcı, avukat, hekim, hemşire, makinist, mühendis gibi meslek erbapları belirli bir iş kıyafetiyle çalışıyor. Bunda bir terslik yok. Rol modeli olması gereken öğretmenlerin çoğunun okula giderken giydikleri elbiseleri, tavırları, kişisel bakım durumlarını görseniz evladınızı okula bile göndermek istemezsiniz.

Önlük ile ders anlatmak meslek etiği için şarttır. Bu konuda, sahte sarı/mor sendikaları ret ediyorum.