Devrek Postası

DEVREK EĞİTİM SEN’DEN 8 MART AÇIKLAMASI

Devrek Eğitim Sen ilçe temsilciliği tarafından ; “Yaşasın 8 Mart! Yaşasın Kadın Mücadelesi!” denilerek bir basın açıklaması yapıldı.

DEVREK EĞİTİM SEN’DEN 8 MART AÇIKLAMASI
133 views
09 Mart 2023 - 7:26

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:”Kadınların, 1857 yılında, ölmeyi düşünmeden başlattıkları, Eşit İşe Eşit Ücret”, “Sendikalaşma ve Oy Hakkı” için yükselttikleri, ancak yanarak ölme pahasına verdikleri mücadelenin yıl dönümündeyiz.“ Dünyanın en önemli sorunlarından biri, belki de en önemlisi, kadının toplumsal alandaki yeridir. Bu yer, erkeklerden sonraya alınıp kadın ikincilleştirilmiştir. Kadın dışlanmıştır. Kadın şiddete uğramaktadır. İş gücü içinde kadının yeri toplumun diğer cinsiyet grubu olan erkekle kıyaslandığında olumsuzdur. Bu durum toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin çok yüksek düzeyde yaşandığı ülkemizde çok daha vahimdir. Nüfusun yaklaşık yarısının kadın olduğu ülkemizde, çalışmayan ya da atıl olarak nitelendirilebilecek kadınların oranı çok yüksektir. Çalışan kadınların büyük bir çoğunluğu ise ya sosyal güvencesi olmaksızın çalışmakta ya da iş yaşamında düşük ücretlerle geri plandaki işlerde çalıştırılmaktadır. Uygulanmakta olan istihdamda cinsiyet eşitliği politikaları, kadın istihdamını teşvik etmekten ve istihdamda olan kadınlara eşitlik sağlamaktan uzaktır. Hatta bazı yasal düzenleme ve uygulamalar istihdam edilen kadınları çalışmaktan caydırıcı niteliktedir. Bu uygulamalar kadınların çalışmalarını  değil anne-eş olmalarını ödüllendirici niteliktedir. Bu yasal düzenlemelerle kadınlara karşı doğrudan olarak ayrımcılık yapılmaktadır 

İşte tam da bütün bu eşitsizliklere karşı kadınların dayanışma ve mücadeleyi örgütledikleri, renkleriyle, sözleriyle eylemleriyle bir araya geldiği 8 Mart’a yaklaştığımız tarihlerde 6 Şubat günü, 11 ili kapsayan, 20 Şubat günü Samandağ merkezli depremler yaşadık. Kapitalist sermayenin rantı önceleyen insanı ve doğayı hiçe sayan politikaları on binlerce yaşamı sevdiklerinden bizlerden kopardı. Doğal felaket diyerek kendi sorumluluğunu görmezden gelen tüm sorumluluğu doğaya atan, kader ile açıklayan iktidarın tutumuna karşı bizler, yaşanan kayıpların kapitalizmin doğa ve insan düşmanı politikalarının bir sonucu olduğunu bu haliyle sürdürülebilir olmadığını söylüyoruz ve söylemeye devam edeceğiz!

Merkez üstü Pazarcık ve Elbistan olan ve tüm ülkeyi derinden etkileyen yıkıcı iki depremin ardından, öncelikli etkilenen illerde bulunanlar başta olmak üzere, zor günler yaşamaktayız.  11 ili kapsayan ve yaklaşık 16 milyon insanı etkileyen depremlerin sonucunda, on binlerce insan hayatını kaybetti, milyonlarca insan evsiz, kimsesiz ya da sakat kaldı ve geriye kalan milyonlarca insanın ruhsal durumlarında ise ağır travmalar bıraktı.

Bu yıl, Kadınların Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü olan 8 Mart’a, etkilerinin hala sürdüğü ve uzun yıllar da sürmeye devam edeceği bu depremin ağırlığıyla, hayatlarımıza her anlamda kast edildiği, yaşamlarımızın iktidar ve sermaye nezdinde hiçbir şey ifade etmediğini bir kez daha fark ederek, bunun bilinci ve öfkesiyle giriyoruz!

Milyonlarca insanda derin acılar bırakan Maraş depreminin etkileri,  savaşlarda olduğu gibi kadınlar ve çocuklar üzerinde daha ağır yaşanıyor.  Başta sermayenin, kentsel rantın, liyakatsizliğin, insan hayatını hiçe sayan imar uygulamalarının sebep olduğu bu büyük yıkımın sonuçları, zaten yoksulluk kıskacında, etnik ve dinsel olarak ayrımcılığa uğrayan, bölgesel eşitsizliğe, savaşa,  emek sömürüsüne ve şiddete en çok maruz kalan kadınları daha derinden etkiliyor. Enkaza dönen kentlerden sağ kurtulabilen, yakınlarını kaybetmenin ağır travmasını yaşayan kadınlar bir taraftan da güvenlik endişesini yaşamakta, göçe, yoksulluğa,  salgın hastalıklara ve şiddet riskine karşı en savunmasız toplumsal kesimi oluşturmakta.  Büyük bir felakete ve insanlık dramına sebep olan iktidar ve kurumları ise kadınlara ve çocuklara reva gördüğü gerici politikalarını hemen uygulamaya koymaktan geri durmuyor. Diyanet İşleri Başkanlığı depremzede çocukların evlat edinenle evlenme engeli bulunmadığına dair tecavüz ve istismarı meşrulaştıran fetvalar verirken, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı,  kimsesiz kalan çocukları yurtlarda ve okullarda adları tecavüz,  istismar ve şiddet ile anılan tarikat ve cemaatlerin eline teslim etmekten geri durmuyor. Devletin koruması, takibi altında olması gereken çocukların akıbeti bilinmiyor, bilinemiyor!

Yaşanan depremle birlikte iş yerlerinde yaratılan güç eşitsizlikleri artarak devam edecek. Türkiye Dünya’da kadın işsizlik oranının en yüksek olduğu, kadın yoksulluğunun en fazla ve kadın istihdamının en düşük olduğu ülkelerden biriyken deprem ile birlikte bu daha da derinleşerek devam edecek. Önümüzdeki sürecin kadınlar açısından yaşamın her alanında güvencesizliği, bakım yükünü, şiddeti arttıracağı aşikâr. Bu süreç daha fazla mücadele etme ve daha fazla dayanışma sorumluluğunu bizlere yüklüyor.

Savaşın, yoksulluğun, cinsiyet eşitsizliğinin ve muhafazakâr politikaların sonucu neredeyse her gün bir kadının katledildiği, kadın emeğinin rekabetçi, güvencesiz, esnek ekonomi politikaları dayatılarak sömürüldüğü, kadınların hukuksal haklarının gasp edildiği,  kadını sadece aile ile tanımlayan, onu toplumsal alandan dışlayan gerici politikaların dayatıldığı, kadını güçsüzleştiren ve erkek şiddetine karşı savunmasız bırakmayı amaçlayan baskıcı, adaletsiz ve yaşamı hiçe sayan bu sisteme karşı kadın mücadelemizi yükselteceğimizin sözünü veriyoruz… Bu düşüncelerle siz değerli kadınlarımızın 8 Mart Dünya Kadınlar Gününü kutluyoruz!

ÖFKEMİZLE İSYANIMIZLA KADIN DAYANIŞMASINI ÖRÜYOR, YAŞAMI YENİDEN KURUYORUZ!

Yaşasın Kadınların Uluslararası Birlik, Mücadele ve Dayanışma Günü!”


Warning: A non-numeric value encountered in /home/jerusbla/domains/devrekpostasi.net/public_html/wp-content/themes/theHaberV5/dosyalar/sagblok/sagBlok.php on line 32

Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.